Genel Bakış: Eski çağlarda yazılmış olan birçok yapıtın yazarı gibi, bu kitabın yazarı da kendini doğrudan bize tanıtmıyor. Bununla birlikte, ikinci yüzyılda yaşamış ve bir kısmı İsa’nın elçilerini bizzat tanımış inanlı yazarların hepsi, bu kitabı Luka’nın yazdığında birleşiyorlar. Kitabın yakından incelenmesi halinde “sevgili hekim” Luka’nın (Kol. 4:14) elinden çıktığına dair ipuçları görülebilir. Örneğin “biz” çoğul zamirinin kullanılmış olmasından yazarın, Pavlus’un yol arkadaşlarından biri olduğunu anlıyoruz (16:10-17; 20:5–21:18; 27:1–28:16). Yazarın titiz biri olduğu su götürmez bir gerçek. Elçilerin İşleri Yeruşalim, Sezariye, Antakya, Efes, Korint, Atina, Roma ve daha birçok yere ilişkin kesin ve doğru tasvirlerle doludur. Arkeolojik araştırma ve bulgular, gidilen, gezilen yerlerin çeşitliliğine ve büyük kültür farklarına rağmen Luka’nın, kullandığı terim ve kavramlarda ne denli tutarlı olduğunu ortaya koyuyor. Bununla birlikte Luka’nın kendisi, Elçilerin İşleri Kitabı’nın ilk inanlı topluluklarının bütün bir tarihçesi olmadığını ifade ediyor. Örneğin bölüm 8’de, topluluğun dağıtıldığını, inanlıların Müjde’yi yaya yaya dört bir yana gittiklerini yazar. Bunun sonucunda birçok yerde yerli topluluklar filizlenip gelişir. Ama Luka bu toplulukların tarihçesini yazmaya girişmez. Sonuç olarak, Elçilerin İşleri, kilisenin büyüyüp gelişmesinde önemli bir yer tutan, ders alabileceğimiz temel olaylar dizisini sunuyor bize.