2015
Yarışı Hâlâ Yanan Meşalenizle Bitirin
Ekim 2015


Birinci Başkanlık Mesajı, Ekim 2015

Yarışı Hâlâ Yanan Meşalenizle Bitirin

Antik Yunanistan’da koşucular lampodedromia olarak adlandırılan bir yarışta mücadele ederlerdi.1 Yarışta, koşucular ellerinde bir meşale taşırlardı ve takımın en son koşucusu bitiş çizgisine ulaşana kadar bunu bir sonraki koşucuya iletirdi.

Ödül en hızlı koşan takıma değil, bitiş çizgisine meşalesi halen yanarak ulaşan ilk takıma verilirdi.

Burada, eski ve modern peygamberler tarafından öğretilen çok önemli bir ders vardır: Yarışa başlamak önemli olduğu kadar, yarışı meşaleniz halen yanarken bitirmemiz daha önemlidir.

Süleyman Güçlü Bir Şekilde Başladı

Büyük Kral Süleyman güçlü başlayan birisi için bir örnektir. O gençken, “babası Davut’un kurallarına uyarak Rab’be olan sevgisini gösterdi” (1. Krallar 3:3). Tanrı ondan memnundu ve “Sana ne vermemi istersin?” diye sordu (1. Krallar 3:5).

Süleyman zenginlik ve uzun bir hayat yerine, iyi ile kötüyü ayırt edip [Tanrı’nın] halkını yönetebilmek için sezgi dolu bir yürek istedi (Bkz. 1. Krallar 3:9).

Bu Rab’bi çok memnun etti ve O Süleyman’ı sadece bilgelik ile değil aynı zamanda büyük zenginlikler ve uzun bir hayatla bereketledi.

Süleyman gerçekten bilge olmasına ve muhteşem şeyler yapmasına rağmen güçlü bir şekilde bitirmedi. Ne yazık ki hayatının ilerleyen zamanlarında, “Rab’bin gözünde kötü olanı yaptı,” [bütün yüreğiyle] Rab’bin yolundan gitmedi (Bkz. 1. Krallar 11:6).

Kendi Yarışımızı Bitirmek

Kaç defa bir şeye başladık ve bitirmedik? Diyetler? Egzersiz programları? Kutsal yazıları her gün okumak için verilen sözler? İsa Mesih’in daha iyi öğrencileri olmak için verilen kararlar?

Acaba kaç defa ocak ayında kararlar alırız ve bir kaç gün, bir kaç hafta ve hatta bir kaç ay çok ateşli bir kararlılıkla bunları gerçekleştirmeye çalışırız, ne var ki ekim ayına gelmeden verdiğimiz sözleri gerçekleştirmek için olan kararlılığımızın zayıflayıp boşa çıktığını görürüz?

Bir gün parçalamış olduğu bir kağıt parçasının yanında yatan komik bir köpek resmi gördüm. Kağıdın üzerinde, “Köpek-İtaat Eğitim Sertifikası” yazıyordu.

Biz bazen böyleyiz.

İyi niyetliyizdir, güçlü başlarız; kendimizin en iyisi olmak isteriz. Fakat sonunda kararlarımızı parçalanmış, bir kenara atılmış ve unutulmuş bir halde bırakırız.

Tökezlemek, başarısız olmak ve bazen de yarıştan ayrılmayı istemek insanın doğasında vardır. Fakat biz İsa Mesih’in öğrencileri olarak kendimizi sadece yarışa başlamaya değil aynı zamanda bitirmeye de adadık; yarışı hâlâ ışıl ışıl yanan meşalemizle bitirmeye adadık. Kurtarıcı öğrencilerine şunu vaat etmiştir, “Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır” (Matta 24:13).

Kurtarıcının günümüz için neyi vaat ettiğini açıklamama müsaade edin: O’nun verdiği emirlere uyar ve yarışı hâlâ yanan meşalemizle bitirirsek, Tanrı’nın armağanlarından en büyüğü olan sonsuz hayata sahip olacağız (bkz. Ö&A 14:7; bkz. 2. Nefi 31:20).

Hiç Sönmeyen Işık

Bazen tökezlemenin, başarısız olmanın ve hatta vazgeçmenin ardından hevesimiz kırılır ve ışığımızın tükenip bittiğine ve yarışı kaybettiğimize inanırız. Fakat size tanıklığımı bildiririm ki Mesih’in Işığı söndürülemez. En azından yüreklerimizi O’na yönlendirirsek, O’nun Işığı en karanlık gecede bile parlayacak ve yüreklerimize tekrar ışık verecektir (bkz. 1. Krallar 8:58).

Ne kadar çok ya da ne kadar büyük bir hata yapmış olursak olalım Mesih’in Işığı her zaman ışıl ışıl yanacaktır. Ve kötü günde bile eğer biz O’na doğru adım atarsak, O’nun ışığı gölgeleri yok edecek ve ruhlarımızı yeniden canlandıracaktır.

Bu öğrencilik yarışı bir sürat koşusu değildir; bir maratondur. Ne kadar hızlı gittiğimiz çok az bir fark yaratır. Aslında yarışı kaybedebilmemizin tek yolu tamamen pes etmek ya da vazgeçmektir.

Ayağa kalkmaya devam ettiğimiz ve Kurtarıcımız’a doğru ilerlediğimiz takdirde yarışımızı ışıl ışıl yanan meşalelerimizle kazanırız.

Çünkü bu meşale bizimle ya da ne yaptığımızla ilgili değildir.

Bu dünyanın Kurtarıcısı ile ilgilidir.

Ve o Işık hiç bir zaman karartılamaz. Bu Işık karanlığı yok eden, yaralarımızı iyileştiren ve hatta en derin üzüntünün ve dipsiz karanlığın tam ortasında bile alev alev yanan bir ışıktır.

Bu ışık ki kavrayışı aşar.

Dilerim ki hepimiz başladığımız bu yolu bitiririz. Kurtarıcımız ve Fidye ile Kurtaranımız İsa Mesih’in yardımıyla, sevinçle ve hâlâ yanan meşalelerimizle bitireceğiz.

Kaynak

  1. Harpers Dictionary of Classical Antiquities (1898), “Lampadedromia,” www.perseus.tufts.edu/hopper. Pausanias, muhtemelen her kabileden bir kişinin olduğu ve meşale tutanların meşalelerini başkasına devretmediği değişik bir meşale yarışını tanımlar. Fakat lampadedromia’da olduğu gibi kazanan her zaman yarışın sonunda meşalesi halen yanarken ilk bitirendi.

Bu Mesajı Öğretmek İçin Fikirler

Öğrettiğiniz kişilere onları hayatlarındaki kendi “yarışlarında” nerede olduklarını düşünmeye teşvik etmeyi göz önünde bulundurun. Onların meşaleleri ışıl ışıl yanıyor mu? Onlara İsa Mesih’in Işığı’nın “karanlığı yok eden, yaralarımızı iyileştiren ve hatta en derin üzüntünün ve dipsiz karanlığın tam ortasında bile alev alev yanan bir Işık” olduğunu söyleyen ifadeyi okuyabilirsiniz. Öğrettiğiniz kişilerle, Mesih’in Işığı’nın, onların hayatlarını geçmişte nasıl etkilediğini ve şimdi nasıl etkilediğini müzakere etmeyi göz önünde bulundurun.